EMNİYET MÜDÜRÜNÜ ATTIRDILAR
EMNİYET MÜDÜRÜNÜ ATTIRDILAR
Kitap sadece Nurettin Veren’in anlatımlarından oluşmuyor. Programın bir başka konuğu daha vardı. İkinci programa İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Şuçlar Şubesi eski Müdürü Dr. Adil Serdar Saçan da katıldı. Adil Serdar Saçan, Emniyet ölçüleri içinde parlak bir sicile sahip olmasına karşın AKP hükümeti tarafından görevden alındı.
Adil Serdar Saçan; organize suçlarla mücadelede, hem Albayraklar Holding’i hem de Recep Tayyip Erdoğan’ın da adının geçtiği “Akbil soruşturmasını? yürütüyordu. Bilindiği gibi, Albayraklar Holding AKP’ye en yakın gruplardan biri, Yeni Şafak gazetesi bu guruba ait. Erdoğan’ın yakınları da bu holdingde çalışıyor.
Adil Serdar Saçan, Emniyet Teşkilatı içindeki şeriatçı ve Fethullahçı örgütlenme konusunda da soruşturma yürütüyor ve rapor hazırlıyordu. Saçan, kendisine karşı açılan mahkemeleri altı kez kazanmasına rağmen görevine iade edilmedi. Yeniden davalar açıldı ve görevden alındı. Mahkemeleri halen devam ediyor.
Kitapta da yer aldığı gibi, programda Emniyet içindeki Fethullahçı örgütlenmeye ilişkin bu raporları ortaya koyduk. Dolayısıyla bu kitaptaki bilgiler, belgelere ve birinci elden tanıklıklara dayalıdır. Fethullah Gülen cemaatinin bu hızlı ilerleyişi nasıl durdurulabilir?
Öncelikle toplum mücadele edecek. Toplumu aydınlatmak, bilinçlendirmek ve tehlikeyi göstermek gerekiyor. Daha önce de vurguladığım gibi; eğer tablo değişmezse kaçınılmaz olarak Türkiye’nin tarihsel bir hesaplaşmaya doğru gideceğini düşünüyorum.
Peki bir uzlaşma mümkün mü?
Bence değil...
Bu uzlaşma Türkiye Cumhuriyeti’nin başlangıç ilkelerini değiştirmeden olamaz.
Bu değiştirilmeli midir?
Tartışılan bu zaten. Onlar değiştirilmesi gerektiğini savunuyor. Ben de değiştirilmesinden yanayım, fakat devrimci, özgürlükçü ve ileriye doğru bir değişimden yanayım. Temel fark budur. Onların talebi ise insan aklını bir önceki çağa iade etmektir.
Teknolojik bir ortaçağa açılan kapıdır bu. Türkiye ya aydınlanmacı, laik ve demokratik bir rotada ilerleyecek ya da iradesini ilahi iradeye teslim etmiş, aklın özgürlüğünü yitirmiş, bilimin rehberliğini terk etmiş bir çizgide yoluna devam edecektir. İkilem budur.
Burada altı çizilmesi gereken şudur; halk İslamı ya da toplumun inançlarıyla ilgili bir sorun yoktur. Bu bir siyasal projedir. Müslüman ile İslamcıyı birbirinden ayrı tutmak bu nedenle önemlidir. Önümüzdeki sene yapılacak seçimler hakkındaki görüşleriniz?
Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı talebi ya da kendisinin kontrol edeceği birinin Çankaya’ya çıkması bütün iktidarın talep edilmesiyle ilgilidir.
Şehzadeler savaşından kast ettiğim de bu.
AKP, iktidardaki muhalefet gibi davranıyor. AKP’nin, mevcut gücünü, muhalefetin güçsüzlüğünden ve örgütsüzlüğünden aldığını söylemek mümkün. Türkiye’de gerçek anlamda halkın, emekçilerin sorunlarına sahip çıkacak bir alternatifin bulunmayışı AKP’nin en büyük gücünü oluşturuyor. 22.11.2006
Yorumlar
Yorum Gönder